Vahdet Nafiz Aksu

ANA SAYFABUGÜNKÜ ERZURUMYEREL YAZILAR MAKALE / FIKRA / ÖYKÜ ERZURUM YAZILARI KİTABITÜM ŞİİRLERİM PDF

serbest  şiirlerimheceyle şiirlerim heceyle rübailer sesli şiirlerim resimli şiirlerimşiir sunuları

 

Vahdet Nafiz Aksu

E-KANAL CANLI YAYIN

TRT'DEKİ SÖYLEŞİLERİM

USTALARDAN SESLİ ŞİİRLER

ŞİİR VİDEOLARI -VNA

HER ŞEYİN BAŞLADIĞI ŞEHİR

ÖNERİLER/ETKİNLİKLER

STRATEJİK HEDEFLER

BELGELERLE ERMENİ ZULMÜ

NET KÜTÜPHANE

100 TEMEL ESER

TARİH/ KÜLTÜR SOHBETLERİ

OSMANLI TARİHİ

SARI GELİN KİMİN TÜRKÜSÜ

ERZURUM  FIKRALARI

ÖZGEÇMİŞİM

FOTOBEN

KİTAPLARIM



SÖZÜN SERHADDİ DUA




stratejik araştırma kurumları

araştırmacılar için kaynaklar

Türk dünyası araştırmaları

filozofların fikir dünyası

mevlana ney ve sema

Türk edebiyatı kolleksiyonu

edebiyat söyleşileri

düşünce dergi ve siteleri

e-kitap bankası

altı çizili satırlar

kuran ufku

öğrenciler için kaynaklar

ekovart tv-sanat haberleri

Türk islâm sanatları

kültür ve turizm bakanlığı

kent kent yeryüzü

yapı kredi kültür-sanat

gazetelerin birinci sayfaları

yerel medya

gazetelerin internet sayfaları

bebek ve anne com

gerekli tüm linkler



 
SIK DİNLEDİKLERİM

 




kelâm-ı kibar


 

 

  İletişim Formu


 

bu sayaçtan önceki ziyaretçi:
165900

 

 

Google Site

 

 

 
 
BÖLEMEYECEKSİNİZ!!!

Bitlis'te şehit olan Uzman Çavuş Hakan Han, Lalapaşa Camisi'nde kılınan cenaze namazının ardından tekbir ve dualarla cennet-i alaya uğurlandı. Yine ateş düştüğü yeri yaktı. Ama ateşin düştüğü yer yalnız aziz şehidin anasının, babasının yüreği değildi. Lalapaşa camisinin önünde saf tutan binlerce dadaş yüreği, şehidin baba yüreği nasıl kavrulduysa içten içe öyle kavruldu.

Yediden yetmişe bütün Erzurumlu, aziz şehidin acısını yüreğinde hissetti. Cenazeye kendi evladını yitirmiş bir baba şefkatiyle koştu. Vakur bir sükûnet içinde vazifesini yerine getirdi. Bir aslan asaletiyle kükrerken bile, aziz şehidin ruhunu rencide etmemek için ne kadar da dikkatli ve özenliydi. Taşkınlığa, istismara tenezzül etmedi.

Ne yazık ki tek şehidimiz Hakan’ımız değildi. Aynı gün başka vilayetlerimizde de benzer acılar yaşandı. O yavrularımızın acısını da yüz binler yüreklerinde hissettiler. Büyük bir terör belasıyla yıllardır mücadele ediyoruz. Mesele milletin beka meselesi, devletin istiklal meselesi, halkın müşterek namus meselesi olmuştur. Bütün bir Erzurum'un Hakan’ın arkasında saf tutuşu gibi, bütün millet yekvücut tüm şehitlerin arkasında saf tutarsa… Yetmiş milyon bir ağızdan “'Canını, vatan, millet ve bayrak uğruna seve seve feda eden aziz şehidimiz. Yerinde rahat uyu. Bizler de gerektiğinde canımızı seve seve feda edeceğiz'' derse… Devlet bütün kurum ve kuruluşlarıyla “bölücü terörü bir numaralı tehdit olarak kabul eder ve ona göre muamele ederse…” bu eşkıya sürüsünü tükürüğümüzle boğarız evvel Allah… Bu alçaklar sürüsü ne yaparsa yapsın… Arkasına kimi alırsa alsın… Vatan bölünmeyecektir, bayrak inmeyecektir!

KÜRTLERE DÜŞEN TARİHİ SORUMLULUK

PKK terör sürüsünün durup durup böyle havlamasında elbette dış faktörlerin büyük etkisi var… Baksanıza, yavrularımızın şahadet şerbeti içtiği günlerde BARZANİ neler yumurtluyor: “Türkiye Kerkük’e karışırsa biz de Diyarbakır’a karışırız” diyor. Ve karışıyor. O karışınca bizim de o bölgelerimizde karışıklıklar çıkıyor. “Kerkük’e Türkiye’nin müdahale etmesi durumunda sonuçlar kötü olacak…” diyor...“Türkiye’nin sorunu Kürt milletidir…” Diyor, Kürt kardeşlerimizle aramıza nifak sokuyor. Terörün bu nifaktan besleneceğini iyi biliyor. Aynı günlerde bir ABD generali, Türk Askerinin Kuzey Irak’a girmesi konusunda açıklama yaparken “ çuval olayını” hatırlatıyor…

İşte, el âlemin fitne kaynattığı bu ortamda Kürk Kardeşlerimize tarihi bir sorumluluk ve görev düşüyor.

Sevgili Kürt kardeşler! Yıllarca kanlı terörün acısını, çilesini en çok siz çektiniz. Otuz bin yavrunuz kandırıldı. Ya 18–20 yaşındaki fidan gibi Türk kardeşlerini haince katlettiler, ya da bu batıl dava uğrunda canlarını yitirdiler.


Hala sonu pişmanlık olacağı kesin ayrılıkçı maceralara pirim mi vereceksiniz? Artık kesin tavır koyma zamanıdır. Ömürlerinin baharında kalleş mayınlarla toprağa düşen Hakan’larımız, içinizde barınıp yollara kalleşçe mayın döşeyenlerin kurbanı değil mi?

Bu tür eylemleri onaylamayan sessiz çoğunluğu tenzih ederek diğerlerine sesleniyorum: Artık bir karar verin. İkiyüzlülüğü bırakın. Kimden yanasınız? Hemen kapılarınızı, pencerelerinizi kapatın bu zehirli rüzgâra. Net tavır koyun ciğeri üç kuruş etmez örgüt kasaplarına. Artık sizlerden ' İçimizde size kanacak ahmak bulamazsanız, kardeşi kardeşe kırdıramazsanız, askere polise, öğretmene kurşun sıkacak parmak, mayın döşeyecek kalleş bulamazsınız bizde ' diye bir erkekçe haykırış bekliyoruz.

Sevgili Kürt Kardeşlerimiz; bugüne kadar terörü onaylamayan sessiz çoğunluğun, devletten yana bir ses vermesini bekliyoruz. Eğer susamaya devam ederseniz, devletten yana net tavır koymazsanız…İşler daha da kötüye gidebilir. Şehit cenazeleri arkasında saf tutan milyonların öfkesine muhatap olmamak öncelikle sizin yararınızadır. Güneydoğuda terörle mücadelede askeri başarı sağlamamızın önemli unsurlarından birisi güvenlik güçlerimizin olağanüstü kahramanlığıdır. Diğer önemli bir etken de yöre halkı olarak sizlerin tam anlamıyla örgüte teslim olmayışınızdır… Artık örgüte mesafeli duruşunuz da yeterli değil, tereddüt içinde olanlarınızın bugünden tezi yok kimden yana olduklarını bir an evvel açıkça ortaya koymaları gerekiyor.

Kürt vatandaşlarımıza bu tarihi çağrıdan sonra, ilgili mercilere de bir iki sözümüz var.

Bu günkü haliyle Kürt meselesi, gerek sempatisinden, gerekse çaresizlik ve otorite boşluğundan örgütle arasına yeterli mesafeyi koyamayan yöre halkının insafına terk edilemeyecek ciddi bir olaydır.

Suçlu suçsuzdan rahat, hırsız namusludan itibarlı; vatan haini vatanperverden hesap sorar olmuş, memleketin asli unsuru memleketinin garibi pozisyonuna gelen bir memleketin ayakta durması mümkün mü?

Türkiye’nin kısa, orta, uzun vadeli Kürt Politikası bir kere daha gözden geçirilmeli, bu konuda Devlet organları arasında uyum ve işbirliği mutlaka sağlamlaştırılmalıdır.

Artık yeni Hakan’lar kurban vermeye tahammülümüz kalmadı.

Erzurum başın sağ olsun, Aziz Şehitler, cennet köşkleriniz mübarek olsun!

Vahdet Nafiz AKSU